Diken Eken Adam
Diken Eken Adam
Adamın biri diken ekmiş. Diken, yanından geçen insanlar için engel teşkil ediyormuş ve insanlara zarar veriyormuş. Adama dikeni oradan sökmesini söylemişler. “Yarın sökeceğim” diyerek dikeni sökmeye söz vermiş.
İnsanların şikayetleri artmasına rağmen “yarınlar” hiç gelmemiş ve adam, dikeni sökmek için hiçbir çaba göstermemiş. Yıllar sonra dikenin kökleri derinleşmiş ve güçlenmiş. Sonunda belediye görevlileri gelmiş ve adamı dikeni sökmesi için uyarmışlar.
Adamın artık dikeni sökmekten başka çaresi kalmamış. Ancak zaman geçtikçe yaşlanmış ve eskisi kadar güçlü değilmiş. Adam güçsüzleşirken, dikenin kökleri ise çok daha derine gidiyormuş. Diken o kadar büyük bir ağaç haline gelmiş ki adam bu aciz ve güçsüz haliyle onu yerinden oynatamaz olmuş.
Bu zararlı diken ağacı o kadar büyümüş ki ancak buldozer yardımıyla sökülüp uzaklaştırılabilmiş.
Günah işlemek de diken ekmek gibidir. Eğer ki günahlar “taze” iken bırakılmazsa bu günahların kökleri gittikçe çok daha derinleşecek ve kalbe yerleşecektir. Onlar güçlendikçe kalbine günah diken adam, günahları kalbinden atmakta zorlanacaktır. Haramlardan kaçınmak için çok daha büyük bir mücadele vermek zorunda kalacaktır.
Yukarıdaki hikayede diken ağacı ancak buldozer yardımıyla sökülebilmişti. Peki, günahları kalbimizden söküp atmamızı sağlayan buldozerimiz ne olabilir acaba? Bu buldozerler, Kur’an-ı Kerim, Hadis-i Şerifler, Âlimlerin bilgece öğütleri ve hakşinas ve samimi Müslümanların tavsiyeleridir. Bunlar, yıllarca günah batağında yüzen insanlar için bile bir kurtuluş vesilesi olacaklardır. Bunlara sığınan günahkar insanlar, çok büyük günahlar işlemiş olsalar bile onlardan kolaylıkla kurtulabilirler. Bunun için açık bir kalp ve zihin ile günahlardan kurtulmaya niyet etmeli ve önyargısız bir şekilde Rabbimizin emir ve yasaklarına uymaya karar vermeliyiz.
Bizler ‘Kişi arkadaşının dini üzeredir. Öyleyse her biriniz kiminle arkadaşlık ettiğine dikkat etsin’ 1 buyuran “Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in ümmeti olduğumuzu hatırımızdan çıkarmamalıyız.
Bilmeliyiz ki “En iyi arkadaş, Allah’ı andığında yardım eden, unuttuğunda sana hatırlatandır.”2 O yüzden, Allah’ın rızasını kazanmamıza yardım edecek dostlar edinmeli ve onlarla birlikte samimi bir Tövbe edip hayatımızda köklü bir değişim yapmaya karar vermeliyiz… Allah, kendisine iyi niyet, Allah’ı hatırlatan dostlar ve samimi bir tövbe ile yaklaşan tüm müminlere rahmeti ile muamele etsin… Amin…
1 Ebu Davud: 4833
2 Hakim
Yazar: Yasemin Özenç Kandemir