Bir Nefeslik Hayat Bizler dünya için olanca gücümüzü harcarız ama ahiretimizi çok az hatırlarız. Rızık endişesi, gelecek kaygısı bizi öylesine derinden yakalamış ki, dolaplar gıda ile, evlerimiz kullanmadığımız eşya ile dolu olduğu halde hep o gizli endişe, o derin kaygı… Çocukluğum İzmit’te, o zamanlar için kenar mahalleleri sayılabilecek yerlerde geçti. Oturduğumuz sokaktan itibaren tarlalar ve
Nurunu Güneşten Alanlar “De ki: Allah’ın katındakiler, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızk verenlerin en hayırlısıdır.” Mescid-i Nebi’de sıra sıra olmuştu müminler. Kainatın Biriciği Efendimiz A.S.’ın nur halesine boyun eğmişler, dünyaya ait tüm düşüncelerini geride bırakarak Rahman’ın huzurunda kenetlenmişlerdi. Bir cuma günü… Nice günahlar bu günün vesilesi ile bağışlanacak, kuruluş muştusunu alan mümin o
O’nun Şefaatine Dualarla Ulaşmak “Şüphesiz Allah ve melekleri Nebi’ye salât etmektedirler. Ey iman edenler! Sizler de ona salât edin ve tam bir teslimiyetle selam verin.” (Ahzab/56) Medine-i Münevvere denince ilk akla gelen, hiç şüphesiz Mescid-i Nebevî’dir. Zira alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Peygamber A.S.’ın kabr-i şerifinin bulunduğu mekân burasıdır. Hacca veya umreye gidenlerimiz bilirler; Mescid-i
Günah Ne Kadar Büyük Olsa da… Mekke’nin fethedildiği gün nice yüzler gülmüştü. Yıllardır ayrı kaldıkları kutsal beldeye kavuşmanın yanı sıra, bir de Allah’ın Evi’nde buluşmanın verdiği haz vardı gönüllerde. Bu haz, Beytullah’a girişte ashabın yüzlerinden okunuyordu. Önde Kainatın Biriciği Efendimiz A.S., yanında başta Ebubekir R.A. olmak üzere tüm ashabı… Silah yok, kavga yok, karşı koyma
Cennet Giysisi “Tevazu” İnsan iki yönüyle birden değerlendirilmelidir: Birincisi Yüce Rabbi’ne karşı ibadeti, diğeri de insanlara davranış biçimi. Gerçekten de iyi ve olgun insan, Yüce Rabbi’nin kendi üzerindeki haklarını titizlikle koruduğu gibi, insanların, hatta hayvanların haklarını da en iyi koruyan insandır. Günümüzde her ne kadar bu iki alan birbirinden ayrı gibi düşünülse de, dinimizin bize