İnsanın Âzalarının Kuvvetleri ve Sıfatları İle Olan Bağlılığı İnsanın saltanatı ile Mâlikü’1-Mülk [mülkün sahibi] olan Allahü Teâlâ’nın saltanatı arasında yaptığımız bu mukayeseli izahtan, iki büyük ilme işaret olundu: Biri, insanın kendini tanıması, âzalarının kuvvetleri ve sıfatları ile olan bağlılığı, sıfatlarının ve kuvvetlerinin kalbe bağlılığının nasıl olduğu ilmidir. Bu, böyle bir kitapta incelenemeyecek kadar uzun bir
Allahü Teâlâ’nın Saltanatı Allahü Teâlâ’nın zâtının var olduğu, sıfatları, nasıl ve ne gibi sorulardan münezzeh ve mukaddes olduğu, bir yerde olmaktan münezzeh olduğu, hepsinin anahtarı insanın kendi nefsini tanımak olduğu anlaşılınca, bilmekten, tanımaktan bir kısım kalmış oluyor. Meleklere iş vermesi, meleklerin onun emrine uyması, melekler vasıtasiyle işlerin olması, gökten yere emir göndermesi, göklerin ve yıldızların
Allahü Tealâ’nın Tenzih ve Takdîsini Bilmek Allahü Teâlâ’nın sıfatlarını, kendi sıfatlarından, ve zâtını, kendi zâtından bildiği gibi, Allahü Teâlâ’nın tenzih ve takdisini de kendi tenzih ve takdisinden bilir. Allahü Teâlâ hakkında tenzîh ve takdisin mânâsı, vehme ve hayâle gelen her şeyden beri, mukaddes ve yüksek olmasıdır. O’nun, tasarrufunun haricinde olan hiçbir yer olmadığı hâlde, kendisine
Kendini Bilmek, Allahü Teâlâ’yı Bilmenin Anahtarıdır Bil ki, geçmiş peygamberlerin kitaplarında, insana hitab eden şu söz meşhurdur: «Ey insan! Rabbini tanımak için kendini tanı». Haberlerde [hadislerde] ve eserlerde [selef-i sâlihînin sözlerinde] geldi ki: «Kendini bilen, Rabbini bilir». Bu söz şuna işarettir ki, insanın kendisi bir aynadır, ona bakan, Hakkı görür! Birçok insan kendine bakar ve